itmablog’dan alıntılandı
Seri özelleştirme, doğrudan tüketiciye satış modelleri, önemli ölçüde azaltılmış teslimat süreleri, sürdürülebilir üretim ve sosyal medyanın satın alma kararları üzerindeki güçlü etkisi, dijital tekstil üretiminin devam eden yükselişine sebep oluyor.
Dijital tekstil baskısındaki gelişmeler şüphesiz #Milano ‘daki #ITMA 2015’in en önemli özelliklerinden biriydi, ancak Barselona’daki ITMA 2019’a gelindiğinde, bu makinelerin artık tek başına çalışmadığı, ancak giderek artan bir şekilde dijital olarak genişletilmiş bileşenler olarak çalıştığı çok açıktı.
[Neredeyse iki yıldır yüz yüze fuarlara hasret kalsak da dijital tekstil baskı trendlerini takip ediyoruz ve halen gelişmeler devam ediyor ve artık dijital sadece bir baskı işi değil. Uçtan uca bir çözüm.]
Spor Fabrikası
Mesela 2018 boyunca, pazar lideri bir grup baskı işletmesi, 2018’de Rusya’da düzenlenen Dünya Kupası öncesinde, bireysel olarak özelleştirilmiş futbol formalarının oluşturulması için SportsFactory’yi göstermek için birliktelik oluşturmuştu.
Dover Digital Printing‘in sponsor olduğu #SportsFactory, Caldera, MS Printing Solutions, JK Group, Monti Antonio ve #Zund teknolojilerini birbirine bağlayarak otomasyonun bağlanmak için nasıl kullanılabileceğini göstermek için oluşturdukları bütün bir üretim zinciriydi. Bu, formanın ilk tasarımından baskı ve kesime kadar uzanıyordu ve sadece son dikiş için insan müdahalesi gerektiriyordu.
Futbol formaları, #JKGroup’tan #Kiian mürekkepleri kullanılarak bir #MSPrintingSolutions JP4 #dijital yazıcıda basılıyor. MS-JP4, sekiz baskı kafası ve özel renkleri destekleyebilen bir mürekkep sistemi ile dakikada 180 lineer metreye kadar baskı yapabiliyor. Baskı yapıldıktan sonra, gömlekler için süblimasyon ısıtma çözümü, bir Monti Antonio kalender makinesini ve ardından #Zund kesimi içeriyordu.
Tüm süreç, başlangıçta bir Web2Print çözümü kullanılarak formaların tasarımı ve özelleştirilmesiyle, Caldera’nın RIP yazılımı tarafından yönlendirilir. Bunu, baskı dosyalarını RIP’ye göndermek için baskı öncesi otomasyonu izler. #Caldera yazılımı daha sonra baskıdan kesime sürecini yazıcı, takvim ve kesicide yürütür ve izler.
FutureLedeXecution Projesi
Denim üreticisi Levi Strauss’un öncülüğünü yaptığı bir proje olan Project FLX’in (Geleceği Yönlendiren Uygulama ) gösterdiği gibi, dijital teknolojinin eli son işlemeye kadar uzanıyor.
Bu yeni işletim modeli, denim kaplama tasarımını dijitalleştiriyor ve benzersiz bir ölçekte duyarlı ve sürdürülebilir bir tedarik zinciri sağlıyor. Manüel teknikleri değiştirerek ve kot terbiye sürecini otomatikleştirerek, pazara sunma süresini radikal bir şekilde azaltarak, şirketi kot terbiyesinden binlerce kimyasal formülasyonu ortadan kaldıracak bir rotaya sokuyor.
#ProjectFLX şirketin şunları yapmasını sağlıyor:
- Manuel teknikleri değiştirin ve zaman alıcı, yoğun emek gerektiren ve kimyasallara dayalı elle terbiye sürecini otomatikleştirin.
- #Dijital dosyalar doğrudan satıcıya gönderilebilecek ve hızlı bir şekilde seri üretime ölçeklenebilecek kadar hassas olduğu söylenen yeni bir görüntüleme aracıyla dijital olarak “fotoğraf gerçekliğinde” bitmiş giysiler oluşturun.
- İsteğe bağlı ve hatta hiper yerel üretim yeteneklerinden yararlanın. Nihai ürünlerle ilgili kararları sürecin çok sonrasına erteleyerek, #LeviStrauss teslim sürelerini altı aydan daha uzun bir süreden bazı durumlarda haftalar veya günler kadar hızlı bir şekilde azaltabilir. Bu, talep üzerine bitmiş siparişlerini pazara daha yakın bir yerde bekleyen giysilerin aşamalandırılmasıyla mümkün olur.
- #Tedarik zincirinden binlerce kimyasal formülasyonu çıkarın.
“Bu modelle, tanındığımız ürünleri inanılmaz derecede duyarlı ve sorumlu bir şekilde teslim edebiliyoruz, ”diyor #LeviStrauss’un kıdemli başkan yardımcısı ve tedarik zinciri başkanı Liz O’Neill; “Gelişmiş görüntüleme yeteneği bizim için oyunun kurallarını değiştiriyor ve sektörümüzün gözünden yıllardır kaçan bir şey.”
Marka Yönlendirmeleri
#Dijital #dönüşüm artık büyük ölçüde daha hızlı üretim yapmak, koleksiyonları daha sık değiştirmek ve hem stokları hem de tedarik zinciri israfını azaltmak isteyen markalar ve perakendeciler tarafından yönlendiriliyor, “diyor bir başka dijital üretici #Mimaki Avrupa’nın satış müdürü. “Müşterilerimizden artık Cumartesi günü sipariş alabileceklerini ve sonraki Cumartesi mağazalarda stokları olduğunu duyuyoruz – bu, sektörde daha önce hiç görülmemiş bir hız. Dijital süreçler, tekstil endüstrisine atfedilen muazzam miktardaki kirliliği gidermeye yönelik bir yol kat ediyor”, diye ekliyor.
Avrupa’daki hükümetler, özellikle su kalitesini etkilediği için bu yüksek düzeydeki kirliliği dizginlemeye çalışıyorlar. Daha fazla tekstil üretimi dijitale geçtikçe, endüstri tarafından daha az kirlilik göreceğiz. En yeni makinelerin üretkenliği ile hem hazır giyim hem de ev tekstili üreticileri, çevresel ayak izlerini azaltmak için dijital teknolojiden yararlanabiliyor, daha sürdürülebilir operasyonlar oluştururken, aynı zamanda markalara ve perakendecilere aradıkları faydaları sağlıyor.
Sosyal medya
Sosyal medyanın tüm bu değişim üzerindeki etkisi küçümsenmemelidir. Z Kuşağı – 1990’ların ortalarından 2000’lerin ortalarına kadar doğan gençler – erken yaşlardan beri interneti kullanıyorlar ve genellikle teknoloji ve sosyal medyada etkileşim konusunda rahatlar.
Paris’teki REC Trendsmarketing’den Pascal Montfort’a göre, internet etkileyicileri başarılı markalaşmanın her zamankinden daha önemli bir parçası. Üst düzey marka #FearofGod’ın denim koleksiyonları, pazara özel bir yenilik getirmezken, kot pantolon çifti başına yaklaşık bin ABD Doları civarında hemen satılıyor ”diye gözlemliyor. “Kanye West, Rihanna ve Justin Bieber gibi yüksek profilli ünlülerin desteklenmesi bu talebe önemli ölçüde katkıda bulundu.
